Elektronik sigaraların içerdiği maddelerin birçoğu kansorejen!

Elektronik sigaralarda da sigarada olduğu üzere nikotinin süratli bir formda beyne ulaştığına dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahruz Shukurov, “Bir şey ne kadar süratli ve güçlü bir formda tesir ortaya çıkartırsa, bağımlılık yapma ihtimali de o kadar yüksektir. Elektronik sigaralar 7 bine yakın kimyasal husus içermekle bir arada bunların birçoğu da kansorejen husustur.” dedi. Bağımlılıklarda kimi ritüeller olduğunu lisana getiren Dr. Bahruz Shukurov, “Tedavi ile bu ritüeller kırılmaya çalışılır. Elektronik sigara kullanımında da refleksif davranışlara rastlanıyor. Elektronik sigara bağımlılığında da ilaç tedavisi ve yerine koyma tedavisi uygulanabilir.” açıklamasını yaptı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahruz Shukurov, sigara ve elektronik sigara bağımlılığı hakkında bilgi vererek tedavi tekniklerinden bahsetti.

Nikotinin beyne ulaşması 10 saniye!

Nikotinin sigaradan dumanla alındığını, süratli bir formda akciğerde absorbe edildiğini ve sonrasında kana karışıp beyne ulaştığını hatırlatan Dr. Bahruz Shukurov, “Nikotinin beyne ulaşması 10 saniye üzere kısa bir müddette gerçekleşir. Beyinde dikkat ve hafıza ile ilgili kısımları tesirler. Noradrenalin ve dopamin salınımına neden olur. Dopamin hem kas üretimine neden olur hem de enerjiyi ve konsantreyi artırır.  Bu biçimde bağımlılık oluşabilir. Kişi her seferinde giderek daha fazla nikotine muhtaçlık duyar ve talep eder. Bu duruma ‘tolerans’ denir. Bir noktadan sonra bağımlılık gelişir.” dedi.

Elektronik sigaraların içerdiği 7 bine yakın kimyasal hususun birçoğu kansorejen!

Elektronik sigaranın 2000’li yılların başında ‘yerine koyma tedavisi’ olarak ortaya çıktığına değinen Dr. Bahruz Shukurov, “Sigaranın içindeki katran, karbonmonoksit üzere unsurların akciğer kanserine neden olmasından ötürü nikotinin daha sağlıklı bir halde yerine konulmasını sağlamak için kullanılmaya başlandı. Elektronik sigara kapsülünün içerisinde nikotin ve nikotinin buhar halinde kalmasını sağlayan hususlar vardır. Bu siteme vaporizasyon denir.” dedi.

Elektronik sigaradan da sigara ile birebir biçimde nikotin alındığını ve birçok sakıncası olduğunu vurgulayan Dr. Bahruz Shukurov, şöyle devam etti:

“Elektronik sigarada da bağımlılık devam eder. Nikotin yerine koyma tedavisine nikotin replasman tedavisi denir. Tüm dünyada onaylanmış, nikotin replasman tedavisinde nikotin bantları ve nikotin sakızları kullanılır. Bu tedavide nikotin ağız yoluyla yahut ciltten alınır. Elektronik sigaralarda vaporizasyon sigaradaki üzere işlemektedir ve nikotin süratli bir biçimde beyefendisine ulaşmakta ve tesir etmektedir. Bir şey ne kadar süratli ve güçlü bir formda tesir ortaya çıkartırsa, bağımlılık yapma ihtimali de o kadar yüksektir. Elektronik sigarada bundan ötürü en az sigara kadar bağımlılık yapabilmektedir. Elektronik sigaraların içinde de bir sürü katkı unsurları ile birlikte onun buhar halinde tutulmasını sağlayan ziyanlı unsurlar vardır. Propilen, nitrozaminler üzere ziyanlı unsurların yanında kahve, çikolata üzere aromaları içermektedir. Elektronik sigaralar 7 bine yakın kimyasal unsur içermekle birlikte bunların birçoğu da kansorejen unsurdur.” 

Elektronik sigaralar yaralanmalara da neden olabiliyor

Nikotinin kilo başına 0.5 -1 miligramda ölümcül bir husus olduğunun altını çizen Dr. Bahruz Shukurov, “Bazı elektronik sigara kartuşları 100 mg kadar nikotin içerebiliyor. Elektronik sigaraların kesinlikle çocuklardan uzak tutulması gerekir. Arızalı eserlerde patlama meydana gelebiliyor. Elektronik sigaralarda çoklukla lityum iyon piller kullanılır. Lityum süratli bir halde etkileşime girerek patlamalara, yangınlara kullanıcıların yararlanmasına neden olabiliyor. Patlama riskinin azaltılması için aygıta uygun modüller alınılması önerilir lakin elbette en sağlıklısı, büsbütün uzak durmak ve hiç kullanmamaktır.” ikazını yaptı.

Bağımlılık tedavisinde evvel ritüeller kırılmaya çalışılır

Hem elektronik sigara hem de olağan sigara kullananlara ‘çifte kullanıcı’ dendiğini lisana getiren Dr. Bahruz Shukurov, “Toplumda ‘elektronik sigaranın ziyanı yok, kasveti yok, sorun oluşturmuyor, pasif içiciliği yok, rastgele bir soruna neden olmaz’ üzere bir algı mevcut olduğundan sigaraya nazaran daha rahat kullanılabiliyor, kapalı ve kalabalık ortamlarda da rahatça tüketilebiliyor. İkili kullanıcı toplu ortamlarda elektronik sigara, tek kaldığın da olağan sigara kullanır. Sigara ritüellerine elektronik sigara içerken de devam eder.” dedi.

Bağımlılıklarda balık ile alkol tüketmek, kahve ile sigara içmek üzere ritüeller olduğunu belirten Dr. Bahruz Shukurov, “Bağımlılık tedavisinde evvel bu üslup refleksif davranışları söndürmeye, kırmaya çalışırız. Elektronik sigara kullanımında da refleksif davranışlara rastlanmakta. Bunun nedeni sigara ile emsal sistemi olmasıdır. Nikotin tedavisi, nikotin bandı ya da nikotin sakızı ile yapıldığında bireyde ritüelleri için çağrışım yapmaz.” halinde konuştu.

Elektronik sigara bağımlılığı da sigara bağımlılığı üzere tedavi edilebilir

Nikotin Replasman Tedavisi’nin (NRT) nikotin bağımlılığında aktifliği kanıtlanmış ve başka ülkelerde de önerilen bir tedavi yolu olduğunu hatırlatan Dr. Bahruz Shukurov, “Bu tedavide nikotin sakızı ya da bandına karşı bir bağımlılık geliştiğine dair bir bilgi bulunmuyor. Nikotin Replasman Tedavisi doktor ve terapist eşliğinde nikotin bandı yahut sakızının ne kadar mühlet kullanılması gerektiği planlanır. Bu tedavide sonluluk, uyuyamama, huzursuzluk, çok sigara isteği, baş ağrısı üzere akut mahrumluk belirtilerinin oluşmaması için nikotin bandı yahut sakızı ile muhakkak bir müddet nikotin alımına devam edilir. Bu formdaki nikotin alımı sigara ile alınandan farklıdır. Sigarada nikotin emilimi süratli bir biçimde olur bu tedavide nikotin cilt ya da sindirim aracılığıyla alındığından emilimi yavaş olur.” açıklamasını yaptı.

Elektronik sigara bağımlılığında da ilaç tedavisi ve yerine koyma tedavisi uygulanabildiğini lisana getiren Dr. Bahruz Shukurov, “Sigara bağımlılığına özgün birtakım ilaçlarda kullanılabilir. Psikoterapi çok kıymetlidir ve bağımlılık danışmanıyla kesinlikle görüşülmesi gerekir. Son periyotlarda ilaç dışı yollar yani manyetik ihtarım tedavisi kullanılmaya başlanmıştır.” diyerek kelamlarını tamamladı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı